27 Mart 2015 Cuma

Orhan Veli Kanık

Edebiyata ilgisi daha ilkokulda başlayan Orhan Veli, ortaokul yedinci sınıfta Oktay Rıfat ve lise birinci sınıfta da Melih Cevdet ile tanışmıştır. Bu şekilde ölüme dek sürecek bir dostluğun temelleri atılmıştır. Lise öğrencisi olan üç arkadaş, yazdıkları şiirleri birbirlerine okumuşlar, sanat sorunları üzerinde tartışmışlardır. Bu üç sıkı dost lisede kooperatifin parasıyla “Sesimiz” adlı bir dergi yayımlamışlardır.Orhan Veli, lisenin ilk senelerinde öğretmeni Ahmet Hamdi Tanpınar’dan yardım görmüştür. Onun özendirmeleri ve yüreklendirmeleriyle yazmaya devam etmiştir. Ayrıca, daha sonraki sınıflarda Rıfkı Melûl Meriç, Halil Vedat Fıratlı ve Yahya Saim Sinanoğlu gibi öğretmenlerinden de destek görmüştür. Kanık, “Sesimiz” dergisindeki şiirleri sayılmazsa, edebiyat dünyasına kendisini Nahit Sırrı Örik’in önerisiyle 1 Aralık 1936 tarihli Varlık dergisinde yayımladığı şiirleriyle tanıtmıştır.
3544_1235rDerginin bu sayısında yayımlanan şiirleri; “Oaristys, Ebabil, Eldorado, Düşüncelerimin Başucunda”dır. Varlık dergisi, Orhan Veli’yi okuyucularına şöyle tanıtmıştır:”Varlık’ın şiir kadrosu yeni ve kuvvetli genç imzalarla zenginleşmektedir. Aşağıda dört şiirini okuyacağınız Orhan Veli, şimdiye kadar yazılarını hiç neşretmemiş olmasına rağmen olgun bir sanat sahibidir. Gelecek sayılarımız onun ve arkadaşları Oktay Rıfat, Melih Cevdet, Mehmet Ali Sel’in şiirimize getirdiği yeni havayı daha iyi belirtecektir.”
1936-1941 yılları arasında Varlık dergisinin yanı sıra İnsan, Ses, Gençlik, Küllük, İnkılâpçı Gençlik dergilerinde de eserlerini yayımlamıştır. Bu devir şiirlerinde insan, aşk, doğa, savaş, yaşamak, çocukluk, yolculuk, sarhoşluk gibi temalara yönelmiştir. Şiire yeni dünyalar, yeni insanlar dâhil ederek şiirin sınırlarını genişletmeyi amaçlayan sanatçı, sıfatlarla ilgili sözcükleri azaltmış; insanların gündelik yaşayışı ve maddi olanaklarıyla ilgili sözcükleri ve fiilleri artırmıştır. Sanatçının duygudan düşünceye, hayalden gerçeğe doğru yöneldiği göze çarpmaktadır.
1941 yılı sonuna dek Varlık, İnsan ve diğer dergilerde Orhan Veli Kanık’ın yüze yakın şiiri yayımlanmıştır.
Sanatçı, bu şiirlerin bazılarını seçerek Garip kitabına almış; fakat 66 şiirini beğenmediği için hiçbir kitabına dâhil etmemiştir. Sanatçının ölümünden sonra bir yayınevi bu şiirlerini “Orhan Veli-Bütün Şiirleri” adlı kitapta toplamıştır.
Sanatçı, bu dönem şiirlerinde dil ve dış yapı özellikleri açısından Hececilere; içerik ve şiir anlayışı açısından da Ahmet Haşim, Necip Fazıl, Cahit Sıtkı ve Ahmet Hamdi gibi öz şiircilere benzer eserler meydana getirmiştir. 1937 yılından sonraki şiirlerinde ise, geleneksellikten uzaklaşmaya başlamış ve dizelerin alışılmış düzenini değiştirmiştir.
3544_imagesyt
Divan şiiri ve aruz kalıplarını çok iyi bilen sanatçı, serbest ölçüyle şiirler kaleme alan gençlere, “Önce şu sevmediğimiz, alışamadığımız ve zorla ezberlettirilen kalıp hükümleri bilmemiz lazım; ondan sonra bu çerçeveyi kırarak yeni şekiller, yeni buluşlar ve yeni bir zevk anlayışı aramaya koyulalım.” tavsiyesinde bulunmuştur. Onun divan edebiyatını çok iyi bildiğini, yalnız çevresindekiler değil; eski edebiyatın savunucuları da kabul etmişlerdir. Refi Cevat Ulunay, “Orhan Veli, bizim aşk ile sarıldığımız mukayyet edebiyata da rubailerinden birini tercüme etmişti.” sözleriyle, onun divan şiirine hâkimiyetini belirtmiştir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder